Atam İzindeyiz..
79 gençliğiyiz.
Okullarımızda
İstiklal Marşı,
Andımız okumak,
Ne Mutlu Türküm,
Türk, Öğün, Çalış, Güven,
diye bağırmak için yarışan bir gençliktik.
Ne yazık ki yanlış öğretmiş öğretmenlerimiz.
Bayrağımızın nasıl otaya çıktığını,
Ne anlam taşıdığını,
Ne zorluklarda kazanıldığını öğretirken.
Oysa öğretmenlerimiz hep anlatırdı,
Bayrak nedir, neyi ifade eder, nasıl ortaya çıkmış, nasıl kazanılmıştır.
Milli bayramlarda asmak için yarışmıştık evimizin penceresinden.
23 Nisan da, 19 Mayıs ta, 30 Ağustos ta,
Elimizde Türk Bayrağımız yürümüştük şehir stadyumlarında.
Şimdi bayrak asmaktan korkar olduk,
Eylemlerin sembolü haline getirildi.
Ne zaman bir Türk bayrağı görsem,
Acaba kim eylem yapıyor diye düşünür oldum.
Korkmaya mı başladık yoksa?
Atalarımızın kanları ile şeklini verdiği,
Şanlı Bayrağımızı Taşımaktan?
Yazmamış mıydı Vatan Şairi'miz
19 Mart 1921'de
"Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilâl!
Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helâl.
Ebediyyen sana yok, ırkıma yok izmihlâl;
Hakkıdır, hür yaşamış, bayrağımın hürriyet,
Hakkıdır, Hakk'a tapan milletimin istiklâl! "
Milletin kurtuluşu, aynı milletin bağımsızlığını
Göstermiyormuydu dalgalanan şanlı hilal?
Peki şimdi? Bu bayrağın altında yaşayanlar?
Elinde Türk Bayrağı ile yürüyen birisini görünce
Aklına gelmiyor mu? Acaba hangi miting'ten geldi diye?
Bayrağımız artık bir örgütün işareti gibi gösterilmeye çalışılıyor.
"Atam izindeyiz" diyen ülkem uyan artık.
Bundan sonra tekrar dan
Tam Bağımsız Türkiye Cumhuriyeti olana kadar
İzinler iptal....